Biri ekonomide Kurtuluş Savaşından bahseder.
Biri askıda ekmek projesi ile kampanya başlatır.
Amenna ikisine de saygımız var.
Lâkin iktidarın bir milletvekili kalkar, geçim sıkıntısı ve ekonominin battığını ima eden liderlerinin tam tersine, asgari ücret alan dar gelirliyi ve batan esnafı rahatlatacak söylemler yerine, ekonominin zirve yaptığını kast ile vatandaşın 300 binlik, 500 binlik sıfır araçları 3 ilâ 6 ay ötelemeli kredilerle alabildiğini söylerse, bir diğer milletvekili (Denizli Delikliçınar Rotaract Kulübü 2007-2008 Dönem Başkanı) kalkıp 18 yıl önce bu ülkede araba mı vardı, araba? diye sorarsa, ben de bu milletvekillerine sessiz kalamam. Ve derim ki; sizin bu yaptığınız resmen ve alenen hem bu milletle dalga geçmektir hem de millete ve liderlerinize saygısızlıktır.
Elbette bu ülke bugünkü ekonomik kriz ve sosyal adaletsizlik boyutuna son 18 yılda gelmedi. Son 18 yılda sadece dozajı artmıştır. Gazi Mustafa Kemal Paşadan sonra gelen siyasi iktidarlar ve cunta yönetimlerinin uyguladıkları yanlış teşhis, yanlış reçetelerle 80 yılda bu hale geldi.
Ülkemizin 80 yıllık iktidar, muhalefet, cunta ve idaresi diye bir araştırma yapsanız; 80 yıllık iktidar ve muhalefetin uygulama ve sonuçlarına rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Elbette başarısız bir tarih süzgecinde her daim milletinin ve devletinin birlik ve beraberliğinin yanında, muasır medeniyetler seviyesine ulaşma maratonunda soluğu kesilmeden istikrarla koşan ve iktidara tutunduğu her anda; adalet, hak, hukuk başta olmak üzere, ekonomide mucizeler yapan bir Millî Görüşü de görmezden gelemezsiniz.
Demem o dur ki; fiyakalı söylemler, fiyakalı yaşantılar halka birşey kazandırmıyor.
Bu ülkeye gerçekten hizmet etmek isteyen siyasetçiler kadar elbette seçmenin de öncelikle siyaset tarihini çok iyi bilmesi gerekir. Yakasız gömleğin, cepsiz ceketin ne anlama geldiğini ve manasını nereden aldığını araştırıp öğrenmeli, bu gömlek ve ceketi kınayanların kınamasına rağmen tereddütsüz giyip hâlâ çıkarmayanları iyi analiz edip iftira ve hakaret etmek yerine, doğruya ulaşmada bir pusula olarak kabul etmeleri lazımdır.
Bu saatten sonra Millî Görüş'ten yoksun bir iktidarın, geçmiş yıllarda olduğu gibi bugünde ve gelecekte bu millete, bu devlete verebilecekleri doğru bir hizmetleri olamaz. Hâlâ eski akışkanlar ve ezberlerle ülke yönetmekte ısrar edenler, yalnızca ülkeye zaman kaybı, millete de ancak zulüm ederler.
Kısaca bugün iktidarda olup liderlerinin aksine gerceği goremeyenlere söylenecek tek söz: Ayakkabılar fiyakalı ama çoraplar delik.